Hayatımızda en çok karşılaştığımız nesnelerin başında gelen paketlerin gelişen toplumumuzun bir yansıması olduğunu söylemek hiç de yanlış olmaz. Geçmişte kullanılan ambalaj tasarımlarını incelemek, bu konunun toplumdaki yaşamı, düşünce ve sanat akımlarını ve hatta modayı ne ölçüde yansıttığı konusunda bize somut örnekler verir. Kimi zaman 40’ların veya 60’ların bir paketine bakmak o günleri anımsatır bize. Bunun en önemli nedenlerinden biri ise hiç kuşkusuz ambalaj tasarımcısının yaşadığı çağın problemlerine olan yakınlığı ve hedef kitlenin ihtiyaçlarıdır. “Örneğin Graphic Packaging 3’de 1970’Ierin önemli sosyolojik hareketlerini bulmak olası; tüketicilik feministlik seks stereotiplerinin yıkılışı birçok ırk ve ekonomik düzeyin var olduğu tüketici dünyasının gerçek dünya olduğunun fark edilmesi gibi. Bu tasarımlarda rock müziğinin durmak bilmeyen dürtücü, değişen, temposu ile çaldığını görebilirsiniz. Ambalajlara bakınız; psikedelik renklerle ve televizyonun ürün mesajları ile bombardıman edilen, sürekli görsel uyarılarla yetişmiş tüketicilerin, etkisini göreceksiniz. 70’lerin ilk yarısında yaşam alışkanlıkları kökten değişti. Yeme alışkanlıklarında, ev dekorasyonunda, eğlencede giyim ve insanların rahat etme biçimlerinde daha az biçimsellik var artık. İnsanlar transit durumlarda yiyorlar, yemeklerini trenlerde otobüslerde yolda konserlerde ve sinemada tüketiyorlar.
Diğer bir gerçekse insanların mobil haline dönüşmesi ve bir çeşit öz bilinçli olmayan göçebe hayatına yaklaşımıdır. İnsanlar daha çok taşımaya başladılar; Büyük el çantaları veya sırt çantaları her geçen gün bir çeşit göçebe yaşamının çözümü olarak her iki cins tarafından benimsenmekte. Çantalar, sepetler, heybeler, yiyecek, saç spreyi kutuları, makyaj malzemesi, vazgeçilmeyen saç fırçası ve bir veya iki kutu kola, gazoz veya şarabı taşıyabilmektedir. Çünkü yaşam biçimi daha özgür ve önceden saptanmamıştır artık. Günlük yaşayışımızın içindeki hız faktörü belki de geçmiş yıllarla ortaya çıkan farkların en büyüğüdür. Her geçen gün insanlar daha hızlı çalışmak ve yaşamak zorunda kalıyorlar. Örneğin, öğleyin ev dışında ayaküstü bir şeyler yeme gereksinimi taşınabilir ve iadesiz bir sistemi birlikte getirmiştir. Bir öğlen yemeğindeki metal çatal bıçağın, seramik tabağın cam meşrubat şişesinin yerini plastik ve kâğıttan yapılmış olanları başka bir deyişle taşınabilir şekilleri almıştır. Bunlar ya dondurulmuş ya da shrink ambalajlanmış, kullanıma hazır servis sistemleridir. Elinizdeki metal içecek kutusu ve taşınabilir yemek masanızla parkta ya da çalışma odanızda öğlen yemeğinizi yiyebilirsiniz. Bir satış aracı olarak ambalajın rolü selfservis dünyamızdan şimdiye dek olduğundan çok daha fazla önem kazanmıştır. Bununla birlikte ambalaj tasarımı dünyasında eğilim reklam benzeri, posterimsi paketlemeden uzaktır. “Tanınmış restoranalar (New York’un Bras_serie’si tipiktir) beyaz yüzlü karton zarfları, güzel bir hazır yemek için gerekenleri içeren piknik kutuları biçiminde kibar bir ambalaj tasarımı yoluyla, taşınabilir yemek ticareti yarattılar. Bunlar konferans ve hissedar toplantılarında bile kullanılabilecekleri yeterli bir mevkie ulaştılar. Bunların, açıkça tanınabilir ambalajlar içerisinde, masaları üzerinde öğle yemeği olarak kendilerine sunulmasından onur duyan yöneticiler arasında belli yeri vardır.
Çabuk yemekler ve hazır yemekler, hazır hamburger, pizza, kızarmış tavuk, patates kızartması, balık ve dondurma taşıyan kutularda yeni bir paketleme tipi oluşturmuşlardır. Bu sistemin bir diğer özelliği de kullanılan kimliğin, işi bittikten sonra atılan tabak ve kaplarca da taşınabilmesidir. Tasarımcılar paketleme grafiği kalıplarını ve bununla birlikte paketlemenin yaşantımızda oynadığı rolü değiştirdiler. Ev ürünü ambalajını malı sarması amaçlanan baştan sağma bir kutu olmaktan çıkarıp, bunun içeriğini kabul edilebilir bir ev eşyası donanımı parçasına dönüştürdüler.
Günlük yaşantımızda sürekli olarak kullanılan ürünler yemek masasında, gardıropta, banyo veya mutfakta açık bir biçimde kullanılabilmeleri açısından zevkle ve dikkatle ambalajlanmaktadırlar. Bir zamanlar gözden uzak barındırılan, yüz için kullanılan kâğıt mendil, şampuan ve lavabonun altında gizlenen yüz temizleyici, artık onları açıkta da kabul edilebilir yapan temiz ve hoşa giden bir görünüme sahiptir.