Ambalaj; içerisinde mamül bulunan kaba, muhafazaya veya zarfa verilen isimdir. Diğer bir deyişle, ambalaj; malların iyi bir şekilde muhafaza edilmeleri ve taşınabilmeleri için konuldukları kap veya zarfdır. Çok kısa olarak tanimlanan bu kavramın sadece işletme ekonomisi agisindan değil, ayı zamanda teknik ve hukuki açidan da tanımlanması mümkündür.
Teknik Açıdan Ambalaj; “Urünün depolanma ve taşınma özellikleri de dikkate alınarak, en elverişli malzeme seçilmesi ve belirli şekil verilmesi suretiyle en ucuza ve tüketici gereksinmelerini en iyi şekilde karşilayacak biçimde paketlenmesi, sarılmasi işlemidir.” Bu tanımda, bir yandan ürünün ve ambalaj malzemelerinin teknik özelliklerine yer verilirken, diğer yandan da en ucuza mal olmasına işaret edilmek suretiyle iktisadi yöntimine de değinilmektedir.
Hukuki Açıdan Ambalaj ise; “Doldurma ve sarmalama esnasında mamul miktarının tespit edilen ve üzerinde gösterilen kadar ve belirli vasıflara uygun olması ve bu vasıflara hazır türünün belirli ambalaj malzemesi ile donatılması işlemi olarak tanımlanabilir.”
Aslında ambalaj ve ambalajlanmayı tanımlamak, sınıflandırmak göründüğü kadar kolay değildir. Bir ambalaj herhangi bir malın sarıldığı, konulduğu bir maddeyken, bir taşıma ambalajı, tek bir parçanın veya ambalajlanmış malların ulaşım esnasında taşınmasını ve korunmasını sağlayan paket, koli, sargı, kasa vs. gibi bir muhafazadır. Taşıma ambalajı bir veya birkaç kalem maddenin (genellikle makina, teghizat, ev eşyası vb. ) taşınması için yapılan ambalajlama işlemidir. Ambalajcılık denince, yukarıda tanımı yapılan iki işlem de anlaşılmaktadır.
Bu iki işlem, birincil ve ikincil ambalaj şeklinde ikili bir sınıflamayı ortaya çıkarmaktadır. Konservelerin kutulara konması birincil ambalaja, bu kutuların kolileyerek kamyon ve gemilere yüklenmesi ikincil ambalaja birer örnektir.
Ambalaj sanatı, yeni çizgiler yaratılarak, yeni malzeme ve teknikler kullanılarak, meydana getirilen eserler ile bugünkü yaşantımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir.
Ambalaj malzemesinin en önemli görevi, ürünün tüketiciye gidinceye kadar korumaktır. Bunun için ürünün özelliğine uygun olarak birden fazla malzemenin farkı teknik yollarla bir araya getirilerek kullanılması söz konusudur. Ancak, göz ardı edilmeyecek iki nokta vardır ki bunlar; ambalaj malzemesinin insan sağlığına uygun, çevreyle uyumlu rasyonel kullanımının olması ve ambalaj içine konan ürünlerde kimyasal reaksiyona neden olmaması, çevreye zararsız olması gibi gerekleri yerine getirdiği zaman uygun ambalaj olmanın gereğini yerine getirmiş oluyor.
Bu koşullarda, eksik hammadde veya yetersiz işleme kapasiteleri ve uygun olmayan ambalaj üretiminin %25′ ine kadar hatta tarım ve gıda ürünlerinde %40 ‘ a varan kayıplara yol açmaktadır. Hele tropikal iklimli ülkelerde bu durum %60 ‘ı bulan kayıplara neden olmaktadır. Bu kayıpların önemli bir kısmı “uygun ambalajla” dönebilir. Bu amaçla ambalajın üç ana görevi vardır:
1- İçine konulan ürünlerin belirli bir süre korumak ve içeriği hakkında bilgi vermek.
2- Fonksiyonel olmak (işlerlik kabiliyeti)
a- İyi taşınabilir olmak ve paketlenebilmek,
b- Kolay el değiştirebilir olmak,
c- Açıldiktan sora tekrar kapanabilmek ve tekrar açılabilmek.
3-İçine konulan üründe değişim, etkileşim olmamak.