Söz konusu ilişkiyi de işlev ve iletişim diye iki ayrı boyutta incelemek mümkün olacaktır. Olaya işlev açısından baktığımızda cam eşyaların taşınmasında kullanılan darbeye dayanıklı oluklu mukavvalar, akışkan ve asit özelliği olan mallarda cam veya özel metallerin kullanılması ilk dikkat çekenlerin arasındadır. Tüketim malzemelerinin ambalajlanmasında hafif ucuz kolay üretilebilir, üzerine yazı basılabilir ve depolanabilir olması nedeniyle, en çok kullanılan malzemelerden biri karton kutudur. Bunların hemen hemen yarısı yiyecek ambalajlanmasında kullanılır. Metalik lamine edilmiş kağıt ambalajlar ise katı ve sıvı ürünlerin ambalajlarında ekonomik ve kullanışlı olduğu için tercih edilir.
Genel olarak ele alındığında ambalaj tasarımmda dört temel malzeme göze çarpar. Bunlar kağıt, cam, metal ve plastiktir.
Kağıt ambalaj
Kağıt; Selülozdan üretilen kağıt farklı kalınlık ve özelliklerde işlenerek ambalaj tasarımında yaygın olarak kullanılır hale gelmiştir. Üzerine kolay baskı yapılabilmesi plastik veya alüminyum ile birlikte kullanılarak çeşitli özellikler kazanabilmesi, kağıdın pek çok ürün için kullanımmı yaygınlaştırmıştır. Kağıdın ambalaj tasarımında kullanımının uzun bir geçmişi vardır. Muhtemelen milattan sonraki ilk ve ikinci yüzyılda Çinliler tarafından çeşitli şekillerde kullanılmıştır. Yüzyıllardır ağır yük çuvalları için kullanılmış ve sonraları bu malzeme yerini PVC’ye bırakmıştır.
yüzyılın ikinci yarısında kağıt, kimi işlev problemini daha iyi çözmesi dolayısıyla yerini plastiğe bırakmaya başladı. Sebze meyve ambalajlarında kullanılan kese kağıtları yerini plastik torbalara bıraktı. Şimdilerde doğa ile olan bırışıklığı ve çevreyle ilgili pek çok pozitif yönü dolayısıyla tekrar gündeme gelen kağıt yeniden keşfedilen bir ambalaj malzemesi olarak değer kazanmıştır. 80 lere ve 90 ların ilk yıllarına damgasım vuran çevreci hareket toplum üzerinde etkinlik kazanmış, çoğu ülkenin plastik ve türevlerini kısıtlayıcı kararlar almasına neden olmuştur. Örneğin İtalya’da 1980 lerde plastik torbalarını kullanımı kısıntıya uğratıldı, 1990 ların başmda ise özellikle balinaların ve diğer deniz canlılarının sindirim sistemine zarar verip ölümlerine neden oldukları tesbit edildi. Bu konuda çevreci kuruluşların da katkılarıyla oldukça ciddi tedbirler alındı. Alınan tedbirler biyolojik çözünürlük içermeyen pekçok maddeyi de kapsıyordu. Toplumların davranış biçimi açısından incelendiğinde insanın ekolojik sorumluluk bilincini ortaya çıkaran önemli tepkilerden birini ortaya çıkarmıştır. Bu sayede kimi zaman plastik malzeme kullanılarak daha ucuz, kolay ve seri olarak üretilebilecek ambalajların bile kağıt olarak üretilmesi konusunda zorunluluklar getirildi.
Ham kağıt (kraft vs.) günümüzde yaygın şekilde k. llanılan kağıt türleri arasında yer almış ve 80 lerin sonu ve 90 lı yılların grafik tasarımı içinde ilk anımsanan malzemeyi oluşturmuştur. Almanca’da dayamklılık anlamına gelen kraft ağır yük ambalajlarında bile yaygınlıkla kullamlmaktadır. Doğal rengi koyu kahverengi olan kraft kağıdı farklı renk ağartıcılarla birlikte kullanıldığı zaman beyaza yakın bir renge varıncaya kadar açılabilir. Bu tür kağıtların tek veya çift yüzleri polyesterize edilerek neme dayanıklı hale getirilmesi ve likit ürünler için kullanılması da mümkündür.
Kağıt yiyecek ambalajlarında da oldukça sıkça kullanılan bir malzeme olagelmiştir. Bu. yüzden kağıda farklı özelliklerin kazandırılması gerekebilir. Örneğin margarin ambalajlarında kullanılmak üzere hazırlanan kağıt, yağ, parafin ve yan ürünlerinden faydalanılarak yağ geçirmez bir niteliğe sokulmuştur.
Kağıdın kullamldığı diğer bir alan ise tıbbi gereçler ve hastahane malzemeleridir. Son yıllarda bu alanda oldukça yaygın olarak PVC ve onun yan ürünleri kullanılmaya başlansa da, kimi sağlık sebeplerinden dolayı tekrardan kağıt kullanımına ağırlık verilmiştir. Şu anda hastahane gereçleri ambalajlarının %80’inde kağıt kullanılmaktadır. Teknik olarak bakteri barındırmama gibi önemli bir teknik özelliğe sahip olması geen bu tip ürünlerin üzerindeki baskı boyasının bile doğal, sağlığa zararlı olmayan çözücülerle hazırlanmış.(örneğin, soya yağı ve sağlığa zararlı olmayan pigmentlerle) olmasma özen gösterilir. Bu tip kağıtların pek çoğunun iç yüzeyleri PVA (Polyvinyl Acetate) ile laminc edilmiş halde kullanılır.
Tüm bu alanların yanısıra kağıdın dolaylı olarak etiketlemede de kullanılması bu malzemeye ambalaj tasarımındaki yeri açısından yaygınlık sağlar. Bunun ya111sıra üzerine kolay ve kaliteli baskı yapılabilmesi, ucuzluğu, doğal ve yeniden• kullanılabilir oluşu kağıdı kullanan grafik tasarımcısına önemli avantajlar sağlar.
Cam Ambalaj
yüzyılda teneke kutunun icadı ile şişeler, konserve kapları, reçel kapları gibi pek çok ürün için cam yerine metal kullanılmaya başlandı. Camın M.Ö. 7000’lcrde keşfedildiği sanılmaktadır. M.Ö. 1500 lerde ise Mısır’da pek çok alanda yaygınlaşmaşı sırasında o zamana dek sıkça kullanılan toprak malzemenin yerini almaya başlamıştır. Cam diğer malzemelerle karşılaştırıldığında kırılgan yapısı nedeniyle bir dezavantaja sahip gibi görünse de temizliği, saydamlığı ve doğallığı ile diğerlerinin içinde ayrı bir yer alır. Bugün gıda sektöründe oldukça yaygın bir kullanım yelpazesine sahip olan cam gün geçtikçe eski yaygınlığa kavuşmaktadır.
Çeşitli yan özellikleri, örneğin microwavc fırınlarda kullanılabilecek türlerinin üretilmesi, ısıya karşı dayanıklılığı, kırılmaz türleri bu malzeme için geniş bir kullanım alam doğmasını sağladı. Basınç altında şişelenen karbonatlı içecekler (kola bira vs.) için kullanılmasının temel nedenlerinden biri bu özellikleridir. Örneğin bir kolanın şişelenmesi esnasında 5, bira için ise 6 atmosfer basınç uygulanır.
Saydamlığın yanısıra renklendirilebilmesi, özellikle şarap endüstrisinde yıllardır kullanılmasını sağlamıştır. Bu nedenden ötürü ışıktan etkilenebilen ı crmantc olmuş içeceklerin veya kimi fotoğrafik kimyevi malzemelerin şişelenmesinde camdan yararlanılır. Bu renklendirme camın üzerine atılan boyanın fırınlanarak sabitleştirilmesinin yanısıra camın hammaddesi için de işlenerek de elde edilebilir.
Gelişen kalıp yöntemleri sayesinde bazı karmaşık formlar üzerinde bile iyi sonuçlar verebilen cam tasarımcıya biçim açısından da esnek bir alan yaratmaktadır. Bu malzemenin diğer bir özelliği ise alıcıya kıymet mesajmı verebilmesidir. Bu yüzden sağlıklı ve değerli bir ürün etkileşimi yaratmak isteyen tasarımı çoğu zaman cama başvurmakta ve stratejiyi camın üzerinde şekillendirmektedir. Örneğin Almanya’da “Toni” yoğurtları için cam kullanılmaktadır. Burada amaç tüm tanıtım ve basın ilanları ile desteklendiği gibi değerli ve sağlıklı imajı verebilmektedir.
Bazı malzemelerde aranın sıkılabilir özelliği (örneğin ketçap) yerini PVC’ye bırakmasını sağlasa da özellikle Amerika’da plastiğin yerine tercih edilmektedir. Bunun yanısıra Almanya ve Fransa’da bira için İspanya ve İngiltere’ye kıyasla daha fazla tercih edilmektedir. Bunlardan özellikle Fransa pazarı içindeki camın yeri ise oldukça ilginçtir. Şişelerin hemen hemen tamamı PET’in ürkütücü yaygınlığına rağmen camdan üretilmekte ve tüketici özellikle tercih etmektedir.
Camın çoklukla kullanıldığı diğer bir alan ise kozmetiktir. Parfüm için tarih boyunca kullanılan cam koklama duygusu ile alınan etkiyi destekleyen saydam ama gizemli bir yapıya sahiptir. Bu özelliklerinden dolayı Suriye, Mısır ve Roma uygarlıklarında özel bir sanat dalı gibi ele alınmıştır. Kozmetik paketlerinde ambalajın ne kadar önemli olduğu herkesçe bilinir, kimi zaman yapılan ambalajın maliyeti, içindeki üründen bile pahalı olmasına rağmen kıymetli görünüşü sayesinde kozmetik ürünlerinin vazgeçilmez malzemesidir.
Metal Ambalaj
Metal ambalaj malzemeleri içinde metalin .sağl_ıklı kullanımı ilk olarak 1200 lerde Bohemia’da gözlenmiştir. Bu zamana dek Tunç çağı ile birlikte metali işlemeyi öğrenen insanoğlu metali zaten çeşitli biçimlerde koruma veya taşıma amaçla ambalajlamada kullanılıyordu. İlk olarak 1200 erde ortaya çıkan tipi ise kalay ile kaplanmış sağlıklı ve düz yüzeyler elde edilmiş malzemenin kullanılması olmuştur.
Malzemenin zaman içindeki gelişimi alüminyum gibi çok düşük yüzey gözeneklerine sahip, dolayısıyla sağliklı ve temiz kalabilen bir malzemenin piyasada yerini almasmı sağladı. Bu malzeme sırasıyla, sebze meyve konservelerinde, tatlılarda, kurutulmuş etlerde ve sonraları kimyevi maddeler de dahil olmak üzere hemen hemen her alanda güvenle kullanılır hale geldi. Özellikle 1957 de kolalı içecekler için üretilen ambalajlar bu malzemenin çok büyük ölçüde yaygınlaşmasını sağladı. Çok ince çeperi olmasına rağmen dayanıklılığı ve hafifliği, aleminyumun bira v.b. içecekler için kullanılmasını da beraberinde getirdi. Karbonatlı içeceklerin bünyesindeki maddelerin gaz çıkışında etkilenmemesi, üzerine baskı yapılabilmesi v.b. özellikle aleminyumu açılma kolaylığı ile birlikte tüm marketlerde büyük bir hızla çoğalmasını sonucunu doğurdu.
Metal malzemenin kullanımındaki en önemli noktalardan biri ise kendi kendine ısınan veya soğuyan ürünlerde kullanılması oldu. Bunlardan ilki, 1985 de piyasaya sürülen 425 gramlık bir çeşit etli yemek idi, söz konusu ürün dondurulmuş şekilde hazırlanmış ve alınıp saklanabilir halde, teneke kutu içinde piyasaya sunuldu. Altındaki bir metal parçanın kuruması ile yiyecekten ayrı bölmedeki kalsiyum karbonat ve tüketicinin bilinçlendirilmesi ile pek çok konuda bu tip ürünler mekanik püskürtücülü halde piyasaya sürüldü veya gazın içeriği, zararsızları ile değiştirildi. Bu değişim metalin söz konusu alandaki kullanımını belirgin şekilde azalttı.
Plastik Ambalaj
yüzyıla damgasını vurmuş ambalaj malzemelerinin başında kuşkusuz plastik ve türevleri gelmektedir. Farklı kalınlık, esneklik, şeffaflık, dayanıklılıkta üretilebilen ve pek çok ayrı çeşidi olan plastik ilk olarak 1935 lerde İngiltere’de “ICI” firması tarafından bakalit ve selüloz asetatın üretilmesiyle yeni boyutlar kazandı.
İkinci Dünya Savaşından hemen önce kolay şekillendirilebilen, kalıplanabilen bu malzeme oldukça iyi çekti. Pek çok araştırma ve gram elleri ve su kutucukları birbirine karışmakta, yemek 1O-15 dakikada yenebilecek hale gelmekteydi (Termik reaksiyon sistemi). Bu yeni uygulama farklı malzemeler kullanılarak soğuyan pek çok ürünün piyasaya çıkarılması ile sürdü. Bunlara örnek olarak bir Japon içki üreticisi olan “HİYA”nın ürettiği saki ambalajı verilebilir. Bu ürün “Endotermik Reaksiyon” mantığı ile çalışıyor, içmeden önce altındaki parçanın kırılması ile yaklaşık 15-20 derece ısı kaybediyor ve soğuk olarak içilebiliyordu.
Metalin en yaygın kullanımlarından bir diğeri ise aerosol ambalajlarında kullanımı oldu. Bu tip sprey ürünler, kozmetikten kutu boyalarına kadar pek çok alanda gelişim gösterdi. Darbeye ve basınca dayanıklı aleminyum ambalajlar basınç elde etmek için kullanılan kloroflora karbon gazının ozon üzerindeki zararlı etkileri belirmeye başladıktan sonra, üretimi çeşitli kısıntılarla karşılaştı ve toplumun ilgisini çekti. 1980 lerde ve 1990 larda bu tip sprey ürün ambalajlarında “Ozonla Dost” yazı ve piktogramlarına sıkça rastlar olduk. Alınan tedbirler tartışmanın ardından sıkılabilen plastik şişede üretilen stoppctte isimli dcodorant 1947 de piyasaya sürüldü.
Bugün dünyada plastiğin tasarımcılar tarafından sıkça kullanılmasının başlıca sebebi malzemenin üreticiye sunduğu geniş işlev yelpazesidir. Farklı doku, renk, saydamlık, esneklik gibi özellikler plastiğin çokça tercih edilmesini birlikte getirmiştir. Diğer ürünlerden ayrılan en önemli özelliği ise kuşkusuz esnekliğidir. Son yıllarda soframızda kullandığımız ketçap veya mutfaklarımızdaki temizlik malzemelerin çoğunda sıkılabilir özelliğinden dolayı plastik kullanılmaktadır.
Plastik malzemelerin üzerine uygulanacak olan grafik çalışmaları için en çok kullanılan baskı türü arasında fileksografı ve ipek baskı gelir. Çok karmaşık yüzeylerde veya fotografik görüntü gerektiği durumlarda etiketleme yöntemi de tercih edilebilir. Söz konusu malzeme tüm .avantajlarının yanısıra damgasını vuran bir çevre problemini de beraberinde getirmiştir. Ketçaptan ilaç şişesine varan geniş kullanım alanı plastiğin atık malzeme içindeki oranını oldukça yükseltmiş ve bu yükseliş biyolojik çözünürlük problemi ile birleşerek problem haline dönüşmüştür.